Petekli bal üretim yöntemleri ile ilgili sunuyu izlemek için tıklayınız. www.dorukari.com/petekbal/petekbal.htm
27 Eylül 2008 Cumartesi
26 Eylül 2008 Cuma
24 Eylül 2008 Çarşamba
23 Eylül 2008 Salı
Petekli bal üretiminde romanov_comb_sections
22 Eylül 2008 Pazartesi
Petekli Bal Üretiminde Ross-Round-Sistem
Ross-Round-Sistem'de sentetik materyalden üretilen ham peteğe ihtiyaç olmayan sadece küçük bir serit kullanılır. Daha geniş bilgi için tıklayınız. http://www.rossrounds.com/
21 Eylül 2008 Pazar
Petekli Bal Üretiminde Bee-O-Pack System
Petekli bal üretimi için yeni geliştirilen bee-o-pack system. [Gel beni al diyor] Diğer resimler için tıklayınız. http://www.beeosphere.com/Photos/tabid/754/Default.aspx
Engerek Otu [echium vulgare]
Sayın Selahattin Güney'in TV proğramından sonra [Ballı Baba]araştırıp bulduğum engerek otu resimleri. Çevremizde çok sayıda varlar. Ama isimlerini bilmiyoruz. İlkbaharda orjinal resimleri yayınlayacağım.
Ve bir alıntı.
"Bu bitkiye ait 27 tür vardır. Ülkemizde doğal olarak yetişmektedir. Engerek otunun boyu 30 ile 50 cm arasında olup çok yıllık bir bitkidir. Özellikle yol kenarlarında yaygın olarak görülür ve yaprakları tüylüdür. Çiçekleri leylak mavisidir ve güzelliği ile arıların dikkatini çekmektedir. Engerek otu Mayıs ayından Ekim ayına kadar çiçekli kalabilir. Ülkemizde Kırklareli, İstanbul, Bursa, Bolu, Kastamonu, Sinop, Samsun, Giresun, Erzurum, Çorum ve Ankara'da yaygın olarak bulunur. Engerek otu önemli bir nektar kaynağıdır. Bu bitkiden üretilen bal kaliteli olup geç kristalize olur. Balın rengi açık sarıdır ve çok güzel aromaya sahiptir. Bir hektar engerek otu ekili alandan 300-400 kg bal alınması mümkündür. " 1 hektar = 10 dekar
Nedense güzellikleri hep uzaklarda arıyoruz. Örneğin Fezalya (arı otu) bitkisi üzerine yapılan çalışma ve reklamlar. Niçin engerek otu için yapılmaz. Veya yapıldıda bizlermi bilmiyoruz?Petekli Bal Üretimi
Uludağ arıcılık dergisinde çıkan yazının tamamı için tıklayınız.
http://www.uludagaricilik.org.tr/dergi/2008/2008-3/pbalurt.pdf
20 Eylül 2008 Cumartesi
Yaratıcılık
Yıllarca annelerimiz ellerinde petekleri presliyerek bal sağdı. Hiç böyle bir kolaylık düşünmedik. Onlarda önceki kuşaktan ne gördülerse aynen devam ettirdiler.
Birileri bizleri kahve köşelerinde pişti oynatarak uyuştururken, kendileri yaratıcılığın zevkini tatmış.
Arıcılık müzesi için tıklayınız. http://www.outdoorplace.org/beekeeping/Museum/Beekeeping_Museum.htm
Arıcının tarihi için tıklayınız.
http://outdoorplace.org/beekeeping/history.htm
Posterler
Arı ile ilgili posterler için tıklayınız.
http://www.extension.umn.edu/honeybees/components/freebees.htm
http://www.extension.umn.edu/honeybees/components/freebees.htm
18 Eylül 2008 Perşembe
Bal Sağım Odası
Plastik Peteğin Özellikleri
Plastik peteğin üretici firma tarafından belirtilen dokuz özelliği. En çok dikkatimi çekenler: %15 daha fazla bal verimi ve kırılmalara karşı 10 yıl garanti. Diğer sayfada da 25 yıl kullanım yazıyordu. Yani 25 yıl kullanım ömrü, 10 yılı firma garantisinde.
1. Montaj gerektirmez.
2. %100 FDA gıda uygunluğu
3. Arılar Pierco çerçeveyi çok severler
4. Yüksek bal verimi. %15 daha fazla bal.
5. Arılar Pierco çerçeveleri çok severken diğer böcekler, kemirgenler hoşlanmaz.
6. Makinada sağım için uygundur.
7. Tek düzen hücre deseni.
8. Süper kalite ve dayanıklılık.
9. On yıl garanti.
17 Eylül 2008 Çarşamba
Masum kablumbağa Yavrusu
Masum kablumbağa yavrusu yalnızca karnını doyuruyor. Üstünede dondurmalı Antep baklavası niyetine bizim arıları yiyor. Ben bunu komşu bağa transfer etmiştim. Ama arıları çok seviyor olmalı ki (!) tekrar gelmiş. Bu defa semt değiştirsin dedik.
16 Eylül 2008 Salı
15 Eylül 2008 Pazartesi
Varroa tesbitinde yeni yöntem
14 Eylül 2008 Pazar
Kekten hep kuşku duydum ama..
Glikozla şekerciye yaptırdığım kek. Kovanda 3 gün sonraki hali. Arı solda kekten tarafta. İlk yayın 10 Ocak 2008]
Bu kış glikoz ile yaptığım kekler, arı ölümleri sebebi mi diye hep kuşku duydum. Çünkü kek verilen kovanlar bir süre sonra yiyecek dolu olduğu halde yok oluyorlardı.
Arkadaşımın anlattığı olayda ilginç: "Ocak 2008 de sekiz kovanıma kendi yaptığım keki verdim. Sonra bypass (Kalp) ameliyatı oldum. Bir ay sonra arılarıma baktığımda altı kovan geçmişti. İki kovandada çok az arı kalmıştı. Üstelik verdiğim kekler de pek yenmemişti. Petekler ballarıyla duruyordu." O zaman yutkundum bir şey diyemedim.
Ama 2005 yılında verdiğim keklerden ölen hiç arım olmadı. Düşünüyorum keki çok yaptırmıştım. Bir teneke pamuk balı ile iki çuval şeker kullanılmıştı. Keki tüketmeleri zaman almıştı.
Glikozla yaptığım kekten biraz yedim. Müthiş susadım.
Acaba suya giden arılar geri dönmüyor mu? En sağlamı, kontrol kovanlarına kek vermek ve kovan önüne oturup gideni geleni saymak.
12 Eylül 2008 Cuma
Varroa'nın...
11 Eylül 2008 Perşembe
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)