1974 yılında Yedeksubay okulunda o zaman albay rütbesinde olan öğretmenimiz derste anlatmıştı: "Yeni mezun teğmen olarak kıtaya katıldım. Komutanım albaydı. Beni çağırır.
- Teğmenim bir kahve söylermisin.
- Başüstüne komutanım der.
Tam selam verip çıkacağım zaman.
- Lütfen yazar mısın diye uyarırdı.
Çakı gibi genç teğmenim ,pırıl pırıl bir zihnim var.
- Komutanım alt tarafı bir kahve. Yazacak ne var.
O yinelerdi.
- Lütfen yazınız.
Öyle , öyle beni yazarak çalışmaya alıştırdı."
Bu olayın üzerinden sanırım yaklaşık 60 yıl geçmiştir. Çarşıdaki görevli askerlere bakıyorum. ellerinde not defteriyle dolaşıyorlar. Demekki yazma kültürü yerleşmiş.
Kıssadan hisse "Biz arıcıların da mutlaka yazarak çalışması ve/veya yazarak düşünmesi gerekir."
25 Aralık 2008 Perşembe
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
3 yorum:
Sayın Hocam,belirli bir yaştan sonra hafıza maalesef zayıflıyor,istesekte istemesekte beyin bazı fonksiyonlarını eskisi kadar yerine getiremiyor,o zaman yapılacak iş yanımızda not defteri taşımak,bazen 15 dakika önceki olayları ve planları unutuyoruz,kolay gelsin ,iyi çalışmalar.
Yazmak hata payını kaldırır.Ancak iyi dinlenme iyi beslenme de beyni korur.Kırmızı et insana ilerleyen yaşda dokunur diyerek bazı doktorlarca yasaklanıyor.Doğrusumu?İyi dinlenmiş 0,5-1kg arası kg et aylık düzenli tüketilmeli.Demans türü unutma ve hafıza kaybı rahatsızlıklarının oluşmaması için et tüketilmeli.
HAPPY NEW YEAR 2009 MY FRIEND
Yorum Gönder